Umut Yağız Bahadır - Birey ve Zaman

  "Çünkü insan, birey olarak yalnız kendi kişisel hayatını değil, aynı zamanda, bilinçli veya bilinçsiz olarak, kendi çağının ve çağdaşlarının hayatlarını da yaşar..." Thomas Mann'ın 'Büyülü Dağ' romanında geçen bu cümle hakkında ne düşünüyorsunuz?

Merhabalar, ben Umut. Bugün Thomas Mann’ın Büyülü Dağ romanında geçen ‘’ Çünkü insan, birey olarak yalnız kendi kişisel hayatını değil, aynı zamanda bilinçli veya bilinçsiz olarak, kendi çağının ve çağdaşlarının hayatlarını da yaşar...’’ cümlesi hakkındaki düşüncelerimi ele alacağım bir yazıyı sizle paylaşacağım. Bence Thomas Mann bu cümlesinde insanın yalnızca bireysel bir varlık olmadığını ve yaşadığı dönem ve o dönemin insanlarından gelen etki ile şekillenen bir varlık olduğunu söylemeye çalışmış. Ben bu düşünceye kesinlikle katılıyorum. Çünkü insan yaşadığı çevre ve o dönemki toplumsal olaylarla sürekli bir etkileşim içerisindedir. Bence bu durum günümüzde de karşımıza çıkmakta. Örneğin dünyanın neredeyse her yerinde sosyal medyanın insanların hayatlarının büyük çoğunluğunu oluşturmakta ve sosyal medyanın sahip olduğu algoritma nedeniyle bir anda bir video patlama yapıp çok popüler olmakta ve dünyanın her yerine insanlığın neredeyse tamamı bir süre aynı içeriği görmekte ve bu durum belirli aralıklarla tekrarlanmakta. Tüm gün aynı videoları, aynı şakaları ve aynı propagandaları gören ve tüm gün aynı videoları, aynı şakaları ve aynı propagandaları gören insanlarla konuşan insanların birbirlerinin aynısı olmadığını, kendi kişisel hayatlarını yaşadıklarını söylemek mümkün mü? Geçmişte de bu duruma benzer bir durum vardı. İnsanlar yaşadıkları dönemdeki toplumsal olaylar ve yaşadığı çevreden yine etkileniyordu, ancak günümüzde cep telefonları ve sosyal medyanın bu kadar yaygınlaşması ile bu durum oldukça arttı ve başka bir boyuta evrildi. Bu nedenle günümüzde artık insanların büyük bir kısmı birbirine çok benzer hale geldi, artık insanlarını büyük bir kısmının kendine ait bir hobisi, ilgilendikleri akademik bir dal, severek ilgili bir şekilde yapacakları bir iş, dünya hakkında kendilerine ait bir fikri bile yok, çoğu insanın hayatı yalnızca sosyal medyada gördükleri ve çevresine duyduklarıyla şekillenmiş benzer birkaç ‘’düşünce’’ den ibaret. Bu durum aynı şekilde artarak devam edecek gibi duruyor, ve bence bu durumun insanlığı götürdüğü yer korkunç. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

Umut Yağız BAHADIR 377 11/E